Bilimselmişimsilik
*Piç’i anlıyorum da Piç kurusu’nu anlayamıyorum. Çocukluk
küfrümdü bu piç kurusu ama nasıl bir şey oluyor bilmiyormuşum yıllardır. Kurusu
olunca daha keskin, daha kekremsi bir tat mı katıyor acaba?
*İnanması en tatlı şey hurafeler. Hem de en saçma en anlamsız
olanları insanlar tarafından hala inanılıyor. Nasıl oluyor bu dedim kendime çok
kısa bir araştırma yaptım. Aşırı kısa oldu araştırmam, pek bir şey anlamadım.
Ben yine en kolay şekilde yapılan incelemeyi yani gözlemlerimi anlatayım.
Efendim deney gurubum gayet de aklı başında, efendi insanlardan oluşuyor ve
hatta üniversite kampüsünden toplama insanlar oldukları için çoğu mühendis,
kısaca pozitif bilimlerden nasibini almış insanlar. Peki, önlerine bir hurafe
geldiğinde ne yapıyorlar; balığın yemi yutması gibi anlamsızca kabul ediyorlar
bu hurafeyi. Şimdi size bir hurafe anlatmak istemiyorum zira bir de bakmışsınız
siz de inanır olmuşsunuz bu hurafeye, işte bunun omuzlarıma yüklediği veballe
yaşayamam. Aslında bir daha düşündüm de yaşarım galiba, sonuçta gamsız bir
insanım. Peki, insanlar hurafelere neden inanıyorlar, nasıl oluyor da iki saat
önce genetik mühendisliği yapan birisi şimdi kahve telvesinden geleceği okuyor,
işte sorulması gereken soru bu. Ben sordum. Sanırım mantığımızı genel
kabullerin üstünde kullanmaya üşeniyoruz (üşengeç biriyim ve evet; tüm cevaplar
üşengeçlikte gizli) Her sebep ve sonuç ilişkisinin mantıksal açıklamasını
bulmaya çalışmaktansa kalabalıklar bize ne buyurduysa onu yapıyoruz. Hep sizin
için oturduğum yerden düşünüyorum bakın, yeni bir soru da bu hurafeler nasıl
oluyor da genel kabul kurallara dönüşüyor. Sanırım cevap her çağın illeti olan
bilimselmişimsilik. İnsanlar bilimi bilmek yerine başkalarının bilmesini
yeğlediğinde doğdu bilimselmişimsilik, bazıları bilmedikleri bilimleri
bilmediklerini bilmiyorlardı ve dünya aynı anda hem düz hem de yuvarlar
oluverdi. İşte hurafeler böyle doğdu ve aslında hala da doğmaya devam ediyor.
Büyük bilim insanları kuantum fiziğinden bahsediyor ve küçük bilim insanları
kuantum fiziğini anlamadıklarını belli etmek istemiyor. Sonunda yaptığı garip
hareketlerle Kuantum enerjisini sağa sola saçtığını iddia eden insanlar türüyor
ve vahim olanı bu insanlara inananlar da hiç gocunmadan çoğalıyorlar. Einstein
E=mc2 dedi diye eline aldığın her deniz taşını enerji taşı diye
satabilirsin ve insanlar da alır o taşları enerji verecek inancıyla evlerinin
başköşesine koyarlar, tıpkı geçmiş zaman insanlarının taptıkları putlar gibi.
Kimse sormaz “enerji ne ulan” diye, zaten böyle kaba soracaksa sormasın ama
enerji dediğin hakkaten nedir ki gülüm. Sanki sırtımızdaki dev batarya ile
yaşıyoruz da arada sırada bir yerlerden enerji almamız gerekiyor. Hakiki
enerjiyi istiyorsan git mesir macunu ye, pekmezle ceviz ye; o zaman gör
enerjiyi. Dağları delersin aşkından, kimse tutamaz o enerjiyle.*Bana âşık olsunlar diye önüme gelene veriyorum kalbimi, oysa insanlar kendilerini sevmekle çok meşguller. Hayat bir garip.
Yorumlar
Yorum Gönder